"İstiklâl Harbi öncesinde yağmalanması başarılamayan Türk toprakları, bugün bu tehlikeye maruz bırakılmış haldedir. Bunun da en parlak sloganı Türkiye'nin bir mozaik olduğu sloganıdır. Türkiye bir mozaik mi yoksa bir beton kütle mi? Türkiye şayet bir mozaikse bir fiskede dağılır. Ama Türkiye bir beton kütleyse ona çarpanın her yeri acır. Bizim bir beton blok olmamız ancak, ‘burada sadece Türk'ün sözü geçer, Türk ise Müslüman'dan başkası değildir' sözünün kaziye-i muhkeme olmasıyla mümkündür."
İstiklâl Harbi’ni, “Ben bu toprakları gâvura yedirmem.” diyen bir avuç insanla kazandık.
Bizim kendimize mahsus bir hayatımız olması ve dünyada yaşanacak yer olarak Türkiye'nin işaret edilmesine sebep olacak bir donanıma sahip olmamız bizim şuurlu bir şekilde iktisadî bir düzenlemeye başvurmamızla mümkün olacak.
İstiklâl Marşı, ‘eğer Müslüman vasıflarına sadık kalırsa, Türk milleti tarihten silinmeyecek’ diyor.
“Ben Türkiye aleyhine ne yapıyorum?” diye sorduğunuz an, anlarsınız ne yaptığınızı...
Türklerin din gününde yüzüne bakılmayanlardan olmamaları onların yüzüne hilâlin gülmesi şartına bağlanmıştır.