Son zamanlara kadar köyden kente gelmiş insanlar geçimlerinin bir kısmını köyden gelen bulgur, fasulye falan filan ile idare ederlerdi. “Ya, sen bu maaşla nasıl geçiniyorsun?” dediğin zaman “Köyden geliyor” derlerdi. Böyle bir hayat vardı, ama şimdi böyle bir hayat yok. Bunu yok ettiler. Dolayısıyla Türkiye’de yaşayan insanları tehdit etmek, şantaj uygulamak dünden daha kolay.
İstiklâl Marşı, Türk milletinin tarih sahnesindeki mevcudiyeti hususunda ısrar edişinin belgesidir.
Avrupa toplumları yöneten yönetilen arasındaki sözleşmeye dayalı olarak işlerken Türk dünyasındaki işleyiş yönetici mevkiinde olanların yönettiklerini himayeyle mecbur olmaları şeklinde işler.
İstiklâl Marşı en son ocağın sönmeden Türk Milleti'nin pilinin bitmeyeceğini söylüyor.
"Nasıl Türk toprakları İstiklâl Harbi ile kâfirlerden kaçırılmış topraklar ise, İstiklâl Marşı da kâfirlerden kaçırılmış bir metindir
"Türk milleti XIII. asırda doğmuştur ve bu doğumda ebeliği Yunus Emre yapmıştır.
"Bugün geldiğimiz noktada, İstiklâl Harbi'nin mağlupları, İstiklâl Harbi'nin kazanılmış
"İstiklâl Harbi öncesinde yağmalanması başarılamayan Türk toprakları, bugün bu tehlikeye maruz bırakılmış haldedir. Bunun da en parlak sloganı...