Diline Doladığıdır - 169

İstiklâl Marşı’nın yazıldığı 1921 yılında ırk (fr. Race) denilince karakter türdeşliğine sahip olanlar anlaşılırdı. Hal ü hazırda ırk kelimesinin lugavî manâsı budur. Piyasaya henüz Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi çıkmadığı o günlerde haydi haydi öyleydi. Öylesi bir bağlamın yansıttığı anlamda dünyanın görmezlikten gelemeyeceği bir İslâm ırkı nasıl o zaman da var idiyse; şimdi de vardır. Bu ırkın kahramanlığıyla temayüz ettiği inkâr edilemeyen mensuplarına Türk denmiştir. Türklerin din gününde yüzüne bakılmayanlardan olmamaları onların yüzüne hilâlin gülmesi şartına bağlanmıştır.

Diline Doladığıdır - 138

“İstiklâl Marşı’nın Anayasa’dan çıkmasında bir mahzur yok.” diyen herkes Türkiye’nin bir birim olarak, bir ülke olarak varlığından vazgeçmiş demektir.

Diline Doladığıdır - 166

Dünyayı kendi standartlarına icbar eden bir Avrupa Medeniyeti bahis konusudur ve İstiklâl Harbi bu standartları hiçe saymak için verilmiştir. 

Diline Doladığıdır - 123

Türk Milleti’nin önüne konan manialar Türk Milleti’nin mevcudiyetine işaret ediyor.

Diline Doladığıdır - 125

Bizim dünyada iki sistemi olan müzikten birisi olan Türk müziği elimizden alındı.

Diline Doladığıdır - 111

Bizim ilk yapacağımız şey başta kendimiz olmak üzere merkezden muhite gâvurun dişini kıracak bir gıda haline gelmek.

Diline Doladığıdır - 85

 "'Eğer bizi Avrupa Birliği'ne almazlarsa Kopenhag Kriterleri'ni Ankara Kriterleri yapar, yolumuza devam ederiz' demek, 'biz gâvurlaşmaktan asla caymayacağız...

Diline Doladığıdır - 127

Türk Milleti, Lâle devrinden itibaren yüzünü batıya çevirdi.” İyi, güzel… Bunu kabul edelim. Peki, bu millet yüzünü batıya çevirmeden önce yüzü nereye bakıyordu?

Diline Doladığıdır - 62

"Bizim vatanımız kâfirle çatışmanın ve ona galebe çalmanın temin ettiği bir yaşama alanıdır.