Şu anda da eğer insanlar Müslümanlığını, "yerine başka bir şey konamaz bir değer" olarak kabul etmiş olsalar yaptıklarının hiçbirini yapmazlar. Yani ne demek Müslümanlığını yerine başka bir şeyin konamayacağı bir değer olarak kabul etmek? Fatiha suresini benimsemek demek… Yani Allah’ın din gününün sahibi olduğunu bilmek demek… Bir gün dünya hayatımın her noktası, her milimetresi hesaba çekilecek. Bir gün gelecek, ona din günü diyoruz, o din gününde dünyada ne kadar ömür sürdüysen onun her salisesi, her milimetresi hesaba çekilecek. Bunu düşünen adam asla bugün Türkiye’de yaptıklarını yapamaz.
Türkiye’de yaşayan insanları tehdit etmek, şantaj uygulamak dünden daha kolay.
Biz Türkler bir Sivas Kongresi toplamamış olsaydık, bir İstiklâl Harbi vermemiş olsaydık şimdi İslâm’ın arz üzerinde ancak müzelik bir kıymetinden bahis açılabilecekti.
Türk milleti birçok kavmi bünyesinde erittiyse, bunu herhangi bir kavme mahsus kültür içinde erimemiş olmasına borçludur.
1982 Anayasası’nda İstiklâl Marşı’nın zikredilmesinin bir tek açıklaması olabilir: İstiklâl Marşı’nda dile getirilen şeylerin mevcudiyetinin ortadan kalkması tehlikesi barizdir.
Bizim ilk yapacağımız şey başta kendimiz olmak üzere merkezden muhite gâvurun dişini kıracak bir gıda haline gelmek.
"Dünyada İslâm'ın bir istiklâl iddiasında bulunduğu yegâne ülke Türkiye'dir. Hiçbir ülkede İslâm'ın istiklâli uğruna idareye hâkim olmuş bir zümrenin mevcudiyeti bahis konusu değildir.
Bizim topraklarımız Avrupa’da kapitalizmin, yani feodalizmin bağrında yetişen kapitalizmin doğmasına vesile olan topraklardır.