Şu anda da eğer insanlar Müslümanlığını, "yerine başka bir şey konamaz bir değer" olarak kabul etmiş olsalar yaptıklarının hiçbirini yapmazlar. Yani ne demek Müslümanlığını yerine başka bir şeyin konamayacağı bir değer olarak kabul etmek? Fatiha suresini benimsemek demek… Yani Allah’ın din gününün sahibi olduğunu bilmek demek… Bir gün dünya hayatımın her noktası, her milimetresi hesaba çekilecek. Bir gün gelecek, ona din günü diyoruz, o din gününde dünyada ne kadar ömür sürdüysen onun her salisesi, her milimetresi hesaba çekilecek. Bunu düşünen adam asla bugün Türkiye’de yaptıklarını yapamaz.
Dünyayı kendi standartlarına icbar eden bir Avrupa Medeniyeti bahis konusudur ve İstiklâl Harbi bu standartları hiçe saymak için verilmiştir.
"İstiklâl Marşı Derneği üyeleri olarak yerimizi -Rasûlullah'ın emrine uyarak,
"Ortaya yalınkılıç ne Türkiye'yi ne dünyayı kurtarmak üzere atılıyoruz. Hatta Türkiye'nin başına gelmekte olan felaketin anlaşılabileceği konusunda bile umutlu değiliz.
İstiklâl Marşı'ndan öğreniyoruz ki Türk Milleti'ne Allah'ın va'dettiği günler var.
Size deniliyor ki, ne istiyorsunuz, geçinecek kadar para değil mi? Çoluğun çocuğun da sefil olmasın, işte bu kadar.
İstiklâl Marşı’nın yer almadığı anayasa her halükârda 17. asırda doğmuş olan ya da en büyük şahlanışını gerçekleştirmiş olan Avrupa Medeniyeti’nin kıytırık bir ilâvesi olmayı kendisi için iyi sayacaktır.
"Ömrünü Türkiye'de tüketen insanlara vebayla kolera arasında tercih şartı getirdiler.