İstiklâl Marşı şairimiz Mehmet Akif’in Safahat’ının üçüncü kitabı "Hakkın Sesleri" yazıldığı şekliyle yani Türk yazısıyla neşrolundu. Bunu Türk şiirinin geleceğinin Türk milletinin ve Türkeli’nin geleceğiyle aynı şey olduğunu bildiğimiz için yapıyoruz. İstiklâl Marşı nasıl Sakarya Meydan Muharebesi sonrasında hemen rafa kaldırıldıysa Cumhuriyetin ilanı akabindeki inkılaplar dolayısıyla Mehmet Akif de bir şair olarak Türk edebiyatında devre dışı bırakıldı. Mehmet Akif “şair” sayılmadı hatta şiirden anlamak Nurullah Ataç tarafından Mehmet Akif’i şair kabul etmeme şartına bağlandı. Ataç’la müşterek bir zeminde olduğunu kabul etmeyen Turgut Uyar da Akif’in şair olmadığını kabul ederek hareket etti. Nazım Hikmet’in Memleketimden İnsan Manzaraları’nda Mehmet Akif’ten büyük şair olarak bahsetmesi ise sansürlendi. Bugün hâlâ ve bilhassa Nazım Hikmet kitapları bu sansüre uğramış şekliyle yayınlanıyor. Mehmet Akif şiir olarak ne yazdı da bu tavra maruz kaldı? Buna Mehmet Akif’in şiirini yazıldığı şekliyle okumak seviyesinde ancak cevap verilebilir. Bu gayeyle Büyük Türk Şairi Mehmet Akif’in Safahat’ını yedi kitap olarak peyderpey neşredeceğiz.
TİYO Yayıncılık'tan, derneğimiz şubelerinden ve kitapçılardan temin edebilirsiniz.
Fahri Genel Başkanımız Şair İsmet Özel'in Kurban Bayramı'nın 3. günü bayramlaşma dolayısıyla yaptığı konuşmanın metni
"Sınıf Bilinci" mecmuasının "Kış" nüshasının neşrolunması vesilesiyle tertip edilen panel 4 Şubat Cumartesi günü İstanbul Şubemizde yapıldı.
Fakat bu sene Nasrullah Camii'nde sadece Mevlid-i Şerifi okuyabildik. Bunu da cami mikrofonlarının görevlilerce kapatıldığı bir ortamda yapabildik.
Cuma Mektupları II: Yeni edisyon ve yeni önsöz ile tek ciltte toplandı.
TİYO Yayıncılık “Türkçeden İslâma Giriş” serisine bir telif eser daha kattı.
TİYO Yayıncılığın dokuzuncu kitabı Taşları Yemek Yasak’ın yeni baskısı yeni kapağı ile neşrolundu.
İstiklâl Marşı şairimiz Mehmet Akif’in Safahat’ının yedinci kitabı "Gölgeler" yazıldığı şekliyle yani Türk yazısıyla neşrolundu.