"Hiçbir İslâm ülkesinin millî marşı, Türk'ün İstiklâl Marşı kadar güzel değil."

Araştırma yapanlar söylüyorlar: "Bütün İslâm ülkeleri içinde en güzel İstiklâl Marşı, bizim istiklâl marşımız" diyorlar. Yani hiçbir İslâm ülkesinin millî marşı, Türk'ün İstiklâl Marşı kadar güzel değil.

Mehmet Akif Bey, İstiklâl Marşımızda milletimizi, soyumuzu. sopumuzu, ırkımızı yüceltiyor:

“Ebediyyen sana yok ırkıma yok izmihlal" mısraıyla:

“Ey Türk Milleti! Sen, ebediyen yaşayacaksın, yok olmayacaksın! Dağılmayacaksın!” demek istiyor.

İstiklâl Marşımızda, İslâm, vazgeçilmez bir güzellik olarak gösterilmiştir. Birinci Dünya Savaşı'nda ve Milli Mücadele'de, üzerimize yedi koldan saldıran barbar Batı devletleri karşısında, hiçbir aşağılık duygusu içinde olmadığımız ifade edilmiştir. Ayrıca bayrağımız, istiklâlimiz, hürriyetimiz ve vatan sevgimiz büyük bir aşkla dile getirilmiştir:

"Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda 
Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan şühedâ 
Canı, cananı, bütün varımı alsın da Huda 
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda."

Yavuz Bülent Bakiler, Sözün Doğrusu 1,  Yakın Plan Yayınları, s.132 

ANADOLU'YA GEÇİŞ SEBEPLERİ

Bir edebiyatçı arkadaşımı Kalamış'ta ziyarete gitmiştim. Sonradan okul müdürlüğü yapan tanınmış öğretmen Hıfzı Tevfik'ti bu. Fuat Paşa arsası denen metruk bir bahçeden Dalyan tarafına dalgın yürüyorduk.

İstiklâl Marşı hakkında Dahiliye Vekilliğinin tamimi

Öğrendiğimize göre usul dairesinde müracaat ve mezuniyet istihsal edilmeden yapılan içtimalarda zabıtayı...

Türk Ulusunun Utkusu

Ulusal Kurtuluş Savaşında, İslâmcı görüşün ulusal bir çizgide geliştiği görülür. Bu, İslamcı düşüncenin Osmanlı Devletinde kazandığı ikili yapının bir sonucuydu.

"Yunan canavarının da artık tek dişi kalmıştı"

…Anadolu alevler içindeydi. Camilerde diri diri insanlar yakılıyordu.

Medeniyet

Son seneler içinde bir çok kelimelerin mânaları adeta büsbütün değişti.

Mehmet Akif günleri

İstiklal Marşı dünyadaki milli marşların ekserilerinin aksine, sade bir üsluptan ve slogan halindeki deyişlerden çok dantel üsluplu bir felsefeyi aksettirir.

Mehmet Akif’in çok sonraları tek dişi kaldığını söyleyeceği “canavar”

Gerek din, gerek ahlâk açısından bu kadar hastalıklı olan Batı uygarlığının, İslâmcıların inkâr etmediği dünyaya üstünlüğü, o halde neyle yorumlanacaktı?