Kandemir’in satırlarıyla, söyleşinin bundan sonrasını da hatırlatmakta fayda var: "(Akif) yavaşça yatağından doğruluyor, yastıklara yaslanıyor, sesi birden canlanıyor:
Bizim milli renklerimizi gördükten sonra Mehmet Âkif'in şiirindeki şafak teşbihini onlara da maletmek...
23 Nisan Bayramında Binlerce Genç Millî Marşımızı terennüm Edecek
Mısır’a gidişini ne mânâsız şeylere verdiler. Şapkadan ürktüğünü söylediler...
Edebiyatın ve sanatın bayraklarını Akifin kemiklerine takarak sokak sokak dolaşmak...
İki ay boyunca, Atsız hocam oldu: Hitler gibi, gerçekten perçemi geniş alnına düşerdi ama...
Yusuf Ziya Bey, millî bir marştan mahrum oluşumuzdan en büyük teessürü hisseden bir zat olduğu için, bu bahis etrafında bize umumî alâkayı davet edebilecek şeyler söyledi.
Yeni bir İstiklâl Marşı yazılamaz. Bunun yazılması için, yeni bir İstiklâl Savaşı şartlarına ihtiyaç vardır.