Türk Edirnede bir Türk abidesi olan muhteşem Selimiyenin minareleri arasında Türk bayrağı
Bugün Edirnenin kurtuluş bayramıdır. Taşı, toprağı, insanları, abideleri, maddi ve manevi bütün varlığile Türk olan Edirnemizi, bir zaman Bulgarlara, bir zaman da Yunanlılara vermek istemişlerdi. Türk ordusu, her ikisinde Türk Edirneyi kurtardı ve o muhteşem Türk abidesinin minarelerini gene hilâle, Türk bayrağına kavuşturdu.
Edirne, Türklüğün garba açılan kapısı, Türklüğün serhad şehridir; - şayed varsa - ona dikilen gözleri çıkarmak için iki milyon Türk süngüsü hazırdır. Selimiyenin minarelerini Türk bayrağının al gölgesinden ayırmamak için, icab ederse 17 milyon Türk hep Trakya topraklarında can vermeğe and içmiştir. Edirne, İstiklal marşımızda
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda
dediği Türk vatanının, temelleri şehidlerin kanile yuğurulmuş şehirlerinden biridir.
Bugün kurtuluş bayramını, bütün memleketin ve milletin sevinçle kutladığı güzel Edirnemizin bayramını tebrik ederiz.
Cumhuriyet, 25 İkinciteşrin 1937, s.1-7
“… Şüphe yoktur ki o milliyetçi değildi ve benim gibilere karşı beslediği gayz de milliyetçi olduğumuz içindi.
Muallimi, çocuğa ölürken bile İstiklâl marşı söylenmesi lâzım geldiğini öğretmişti, çocuk hocasının sözünü dinledi ve sesini duyanlar...
Arkadaşımız Nurullah Ataç Şair Mehmet Akif için yazdığı bir yazıyla Akif'in hayranlarından bazılarını bir hayli sinirlendirmişti.
Celâl Bayar, İzmir'deki nutkunda, iktidardakilerin vaktiyle halkın karşısına hep asık suratla ve çatık kaşla çıktıklarını...
Gazetenin tarihinin 1940 olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti’nde Ezan-ı Muhammedî’nin 1932’den 1950’ye kadar okutulmadığını düşünürseniz İstiklâl Marşı’nın niçin “parçalanmak suretiyle” sansür edildiğini anlamak zor olmaz.
Gerek din, gerek ahlâk açısından bu kadar hastalıklı olan Batı uygarlığının, İslâmcıların inkâr etmediği dünyaya üstünlüğü, o halde neyle yorumlanacaktı?
Biliyorsunuz; bugün içinde yaşamakta olduğumuz asır, yirminci asırdır. Yirminci asra ise, medeniyet ve konfor asrı ismini veriyorlar.
Öğrendiğimize göre usul dairesinde müracaat ve mezuniyet istihsal edilmeden yapılan içtimalarda zabıtayı...