Allah Akif'in makamını yüce kılsın. Birlikte haşrolmayı nasib etsin. Amin..
Şair bu mısrada "başının arşa değmesi"nden söz ediyor. Niyeti şüphesiz ki arşı aşmak değil, arşa başını değdirmek. Cebrail(A.S.)'in Peygamberimizi Allah(C.C.)'ın huzuruna getirirken belli bir sınırı geçmediğini, Efendimiz SAV'in sorusu üzerine de "Buradan bir parmak ucu ileri geçecek olursam yanarım" diye cevap verdiğini biliyoruz. Akif bu mısrada haddi aşmayanlardan olduğunu göstermek adına zirve noktasının ancak "arşa değmek" olabileceğini söylüyor. Ruh-u mücerred, miracını sınıra kadar önüne çıkan engelleri, bentleri aşarak tamamlıyor, sınıra gelince de Cebrail teslimiyyeti gösteriyor.
Türkler İstanbul'un fethinin ardından,Latin-Bizans kültürünün ürünü olan ay-yıldız sembollü bayrağı da bir manada fethediyorlar,bu sembolleri "hak edilmiş alan" içine dahil etmek suretiyle İslamlaştırıyorlar,böylece bayrak hürriyetine kavuşuyor.İstiklal Harbi'nin çetin koşullarında varlığı tehlikeye giren bayrak,zaferin ardından tekrar hürriyetini elde ediyor. İstiklal Harbi döneminde Maraş ilinde meydana gelen hadise,bayrağın Türkler için ifade ettiği manayı anlayabilmekte faydalı olacaktır.Maraş'ı işgal eden Fransızlar,Maraş Kalesi'nden Türk bayrağını indirmeye karar verir ve bu karar Fransız askerleri tarafından tatbik edilir.Bu hadisenin ardından,Maraş halkının elinde bir bildiri dolaşır,bu bildiriye göre tüm Maraşlılar Cuma Namazı'na Maraş Ulu Camii'ne davet edilmektedir.Cuma günü Ulu Cami hınca hınç dolar,ancak İmam Efendi namazı kıldırmaz.Bu davranışının gerekçesi hakkında da kürsüden şöyle haykırır:"Ben bugün burada size Cuma namazı kıldıramayacağım. Çünkü cumanın bir şartı da, hür ve serbest olmaktır. Halbuki şimdi hürriyetimizin ve istiklalimizin timsali olan bayrağımız yerinden indirilmiştir. Ya bayrağımızı yeniden yerine asarsınız, ya da Cuma namazı kılamazsınız!” İmam'ın bu konuşmasının ardından cemaat bir anda yerinden fırlar,tekbirler eşliğinde kaleye tırmanarak tekrar bayrağı burca diker ve o bayrak bir daha oradan inmez.Buradan da anlıyoruz ki bayrak Türkler için hürriyet ve istiklalin ortaya konmasında hayati rol oynamaktadır.Çünkü Türk bayrağının tarihsel süreci ve mahiyeti;altında yaşayanlara manen "Benim altımda yaşamayı bile isteye kabullenmek,İslam'ın hayatiyet kazanmasını istemenin en önemli işaretidir.Burası yeryüzünün en hür ve hak edilmiş alanıdır" demektedir.
*İstiklal Marşımızın en sonuncusu olan bu mısrasında; ezanvari bir şekilde bitişi ile bizi felaha (kurtuluşa) ulaştıracak olanın ancak Cenab- ı Hakk olduğuna ve bizlerin hakettiğimiz takdirde hakkımızın yenilmeyeceğine işaret ediliyor.
Ezan-ı Muhammediye'nin ardından yaptığımız dua gibi "Cenab-ı Hakk'tan bizi, yalnız ve yalnız kendisine tapanlardan kılmasını" niyaz ediyorum.
AMİN.
Hacı Şahin, Bilâl Deliser, Cafer Berçin, Halil Özkan son iki bölümün birincisidir. Onların şahsında “Bugünün Birincisi” başlığı altında ortaya çıkan bütün mahsulü tebrik ediyorum. Ortaya kıymetini bilerek kıymete binme gibi bir mahsul çıktı. Yapılan işi “yarışma” olarak adlandırmak güzel değil. En azından dayanışmanın samimiyetle alâkasına dair bir fikrimiz oldu. İyi oldu.
İSMET ÖZEL