ELHAN-I ŞİTA

Eskiden İstanbul'a senenin ilk karı düşünce o gün matbuattaki İstanbul gazetelerinin birinci sayfasında Cenab Şehabeddin'in Elhan-ı Şıta (1897) şiiri neşredilirmiş. Biz de bu terkedilmiş geleneğin kıymetini tebarüz ettirebilmek için Elhan-ı Şita’yı yayınlamayı münasib bulduk.

"Eğer Elhan-ı Şıta şiirinin bize ne fayda sağladığını anlamak istiyorsak oturup bu şiirin yazıldığı dilin özelliklerini, bu dilin renklerini anlayacak düzeye gelmemiz gerekiyor. 'Olmasa da olur' dediğiniz zaman ne demiş oluyorsunuz. 'Biz dünya toplumları arasında bir yere sahip olmasak da olur' demiş oluyorsunuz. Yani siz Ahmet Haşim’i, Yahya Kemal’i, Tevfik Fikret’i, bunları dilleri bakımından; bugün konuşulan, bugün kullanılan Türkçeye olan mesafeleri bakımından zikrediyorum, bir kenara attığınız zaman, siz dünya toplumları içinde bir kenara atılan bir insan, bir zümre haline dönüşüyorsunuz. 'Böyle de yaşanabilir' diyenler mutlaka vardır, ama ben böyle yaşamanın ölmekten beter olduğu görüşünde olduğum için bu sözleri ediyorum. Yani bizim hem dünyada şiirin vardığı yerleri fark etmek adına, hem de toplumumuzda bir yükselişi sağlamak adına şiirle, ama nasıl; bize bugüne kadar geniş bir yaşama sahası temin eden şiirle bağ kurmak mecburiyetindeyiz. Şimdi bu Elhan-ı Şıta şiirini sahip olunan estetik endişeyle hem dinlemek, hem okumak gerekiyor. Bunu yapmadığımız zaman hangi formu aradığımız sorusu da ortadan kalkıyor. Biz bir form arıyor olmalıyız. 'Formumuzu bulduk' dediğimiz zaman aslında hayatımızı da sönümlendirdik anlamına geliyor. Neden? Çünkü yaşayan şey her zaman karşı duran bir özellik gösterir. Çelişki taşımayan durum, ölüm hali olabilir. Yaşamak dediğimiz şey mutlaka ulaşmaya ve yer değiştirmeye, dolayısıyla kaçınılmaz bir harekete bağlı bir durum. O yüzden eğer canlı kalmak ve canlılığımızı artırmak istiyorsak, Elhan-ı Şıta’yı anlayacak bir çabayı da kendimizden uzak tutmamamız gerekiyor."

İsmet Özel, Şiir Türk'ün İklimi 3

"Elhan-ı Şıta" Kitapçığı

 

"DÜNLENMEK, BUGÜNLEMEK, YARINSAMAK" Çelimli Çalım'ın On Altıncı Sayısı Çıktı

Çelimli Çalım Mecmuamızın on altıncı sayısı "DÜNLENMEK, BUGÜNLEMEK, YARINSAMAK” manşeti ile neşroldu.

DÖRDÜNCÜ OLAĞAN GENEL KURULUMUZ YAPILDI

İstiklâl Marşı Derneği'nin Dördüncü Olağan Genel Kurulu 21 Mayıs Cumartesi günü Ankara'da yapıldı.

GELE GELE GELDİK BİR KARA TAŞA

İçinden geçirildiğimiz karantinalı günlerin kırkı çıktığına göre üzerine konuşabilir, gücümüz yettiğince adını koyabiliriz. Kâfirlerin cenneti, Mü’minlerin zindanı bu dünyada cereyan eden katakulli, düzenbazlık, dolandırıcılık ve yalanların aslını öğrenmek bunların...

"CUMA MEKTUPLARI I" Neşrolundu

1989 senesinde birincisi neşredilen Cuma Mektupları kitaplarının ilk beş cildi gözden geçirilip tek bir ciltte toplandı.

"Ulusun, Korkma"

İnternet portalımızda altı senedir İstiklâl Marşı Arşivi bölümümüz var. Bu başlıkta İstiklal Marşı hakkında lehte-aleyhte ne yazıldıysa doğrudan mehazından iktibasla aynen ve bir yorumda bulunmadan neşrediyoruz.

VATAN YAHUT SİLİSTRE NEŞROLUNDU!

Mecburi Kıraat serimizin ikinci kitabı “Vatan Yahut Silistre” neşrolundu.

BİZE HER ŞEYİ ALLAH'IN BİLİYOR OLMASI KÂFİ GELMELİDİR

İstanbul şubemizde bayramlaştık. Fahri genel başkanımız İsmet Özel bayramlaşma münasebetiyle bir konuşma yaptı.