Yağmur Tunalı: Doğu Türkistan’ın durumu hakkında iç açıcı şeyler söylemek mümkün görünmüyor. Sizin ilk sözünüz de son sözünüz de Doğu Türkistan. Sözü bağlamakta güçlük çekiyorum.
İsa Yusuf Alptekin: Bugünkü Doğu Türkistan’ın durumunu tebarüz ettirmekte bize yarayacak Fuzulî’ nin bir beytini okumakla sözlerime son vermek istiyorum. Fuzulî şöyle diyor:
En sonunda, Âkif’in şu mısraını da söylemek isterim:
Hakkıdır Hakk’a tapan milletimin istiklâl!
Yine söylemek isterim ki, Allah 100 küsür milyon nüfuslu esir Türk dünyasının lideri, Ortadoğu’nun muvazene unsuru, hür dünyanın yıkılmaz kalesi olan aziz Türkiye’mizi ilelebet payidar eylesin! Gölgesini, esir Müslüman Türklerin başından esirgemesin!
A. Yağmur Tunalı, İmparatorluk’ta Doğan 16 Cumhuriyet Aydını: Bittiği Yerden Başlar, Bilge Kültür Sanat-2015, Cağaloğlu-İstanbul, s.458
O senenin başlarında bir hadise olmuştur. Mehmet Âkif’in “İstiklâl Marşı” beğenilmiyor ve yerine bir “Millî Marş” yazdırılmak isteniyordu. Hattâ Ulus gazetesi bu iş için bir de müsabaka açmıştı.
... İslâmcıların milliyetçiliğe bakışlarında son gelinen nokta İsmet Özel’in (d. 1944) 1980’lerin ikinci yarısından itibaren geliştirdiği ve son yıllarda tartışmalara yol açan Türklük vurgusudur.
Safahat yalnız kendi devrinin değil, geleceğin meselelerine de tercüman olmuştur. Namık Kemal ile açılan cemiyetçi şiir çığırını en ileri götüren;
Ebedi şair Mehmed Akif’e behemehal gerilik isnad eylemek istiyen muarızları...
Mehmed Âkif Bey, İstiklâl Marşı’nın ifâde ettiği mânâda bir milliyetçiliğe taraftardır. On kıt’alık İstiklâl Marşı’mız, bir milletin bütün fertlerinin, âdeta bir ağızdan, birbirlerine,
Âkif beyin güftesi fena mıdır? Bu güftenin uzunluğunun mahzuru var mıdır? Suallerine ben “her şeyden evvel beste lazımdır. İnsana asıl tesir eden kelimeler değil bestedir. Zirâ mûsikîyi insan her damarında, her sinirinde ayrı ayrı hisseder. Güfteden mütehassıs olan yalnız dimağdır” diyeceğim. Yoksa Âkif beyin güftesi pek kuvvetlidir.