İstiklâl Marşı Derneği Türklerin tarih sahnesinden silinme tehlikesi karşısında yazılmış o metne sahip çıkanların derneğidir. Türkiye’de İstiklâl Harbi dediğimiz savaş, Türklerin tarih sahnesinden silinme tehlikesi karşısında verilmiş bir savaş, İstiklâl Marşı dediğimiz metin, Türklerin tarih sahnesinden silinme tehlikesi karşısında yazılmış bir metin; İstiklâl Marşı Derneği bu metne sahip çıkıyor. Çünkü aynen 1921 yılında olduğu gibi Türklerin tarih sahnesinden silinme tehlikesi bugün de var.
İstiklâl Harbi’ni, “Ben bu toprakları gâvura yedirmem.” diyen bir avuç insanla kazandık.
Bizim hem İstiklâl Marşı Derneği olarak, hem de Türk olarak insanlara göstermemiz gereken şey kulluktan yüksek bir mertebenin olmadığıdır.
"Bizim vatanımız kâfirle çatışmanın ve ona galebe çalmanın temin ettiği bir yaşama alanıdır.
Türkiye’de İslamiyet’in bir itikadî zenginlik olduğu anlaşılmadıkça Türkiye’nin akıbetinin kötü bir akıbet olmasına engel olunamaz.
1982 Anayasası’nda İstiklâl Marşı’nın zikredilmesinin bir tek açıklaması olabilir: İstiklâl Marşı’nda dile getirilen şeylerin mevcudiyetinin ortadan kalkması tehlikesi barizdir.
"Ülke ve insan arasındaki irtibat yerkürenin her parçasında değişiktir ve bu ilişkilerin hiçbiri diğerine benzemez.
Biz Mekke ve Medine’yi kaybettik mi, kaybetmedik mi? Kimdik biz kaybetmiş olanlar? Müslümanlardık. Öyle değil mi? Yani Mekke ve Medine’yi Araplar mı kazandı?
"İstiklâl Marşı Derneği üyeleri olarak yerimizi -Rasûlullah'ın emrine uyarak,