NİÇİN İMSAKİYE DİYORUZ?
İmsak kelimesi tutmak, bir şeyden el çekip zapt-ı nefs etmek manasına gelip oruca başladığımız vakti ifade için bu kelimeyi kullanırız. Peki Ramazan'da ekseriyetle iftara kaç saat kaldığını öğrenmek için baktığımız cetvele niçin iftariye değil de imsakiye diyoruz? 24 saat değil 12 saat esasına dayanan ezanî saate göre zamanı beş vakit okunan ezan belirler. Gün batınca akşam ezanı okunur. Ay görünür hale gelir. Bu yüzden Ramazan ayına girdiğimizi hilali görerek anlarız ve Ramazan'a hilali görerek girdiğimiz için oruç tutmadan önce teravih kılarız. Aya bakarak Ramazan'ın kaçında olduğumuzu biliriz. Hilal tekrar görüldüğü an Ramazan bitmiş Şevval başlamış olur. Bu sebeple Ramazan'ın son iftarından sonra teravih kılmayız.
Ayın görünür hale geldiği gün batımı yani tam akşam ezanının okunduğu vakit ezanî saate göre 12 kabul edilir ve bu sabittir. Uzayan ve kısalan günlere göre geri kalan yahut ileri giden saatler akşam ezanıyla birlikte 12'ye ayarlanır. Yani iftar saati hep 12'dir. Müneccimler ve muvakkitler de padişaha zaten belirli olan iftar saatini değil hesapladıkları imsak saatini sundukları için hazırladıkları cetvele imsakiye denmiştir.
TİYO Yayıncılığın dokuzuncu kitabı Taşları Yemek Yasak’ın yeni baskısı yeni kapağı ile neşrolundu.
İstiklâl Marşı şairimiz Mehmet Akif’in Safahat’ının yedinci kitabı "Gölgeler" yazıldığı şekliyle yani Türk yazısıyla neşrolundu.
TİYO Yayıncılık “Türkçeden İslâma Giriş” serisine bir telif eser daha kattı.
Genel Başkanımız İsmet Özel'in son onüç senede yayınlanmamış olan "İrtica Elden Gidiyor" kitabının gözden geçirilmiş yeni baskısı TİYO Yayınlarından çıktı.
İstanbul şubemizde bayramlaştık. Fahri genel başkanımız İsmet Özel bayramlaşma münasebetiyle bir konuşma yaptı.