"Gâvurcanın Ruhunu Bilirmiş Meğer"

"GÂVURCANIN RUHUNU BİLİRMİŞ MEĞER"

Devlet Bahçeli ve Hüseyin Çelik güya birbirlerini Türkçe üzerinden muaheze etmeye çalışmışlar. Sanki Türkçe biliyorlarmış gibi, sanki Türkçe diye bir dertleri varmış gibi. Eğer Türkçe bilseler ve Türkçe diye bir dertleri olsa ilk teslim edecekleri hak ve partizanca savunacakları dava Türkçe’nin halihazırdaki Latin yazısıyla yazılamayacağı olacaktır. Buna yanaşmayacakları apaçık ama kayıkçı kavgasında vuku bulan yanaşmalar gırla gidiyor.

Mesela Ali Suavi ve dönemi üzerine yaptığı çalışma ile doktor unvanı alan Hüseyin Çelik'e, Devlet  Bahçeli "Ali Suavi'den hiçbirşey anlamayan bu zat" diye sesleniyor. Çelik de buna karşılık Bahçeli'ye "hodri meydan gel bakalım Ali Suavi'den hiçbirşey anlamayan aslında kimmiş sana göstereyim" demiyor. Ne diyor peki? "Benim tezimi İletişim Yayınları bastı, siz asıl Devlet Bahçeli'nin tezine bakın" diyor. Devlet Bahçeli'nin de hodri meydan diyecek hali yok tabii. Ama mesela "ne olmuş yani İletişim Yayınları dediğin Orhan Pamuk kitabı da basıyor" gibi bir cümle de edemiyor. Yeri gelmişken, İletişim Yayınları'nın dizileri olur, Dünya Edebiyatı dizisi vardır mesela, Ama Türk Edebiyatı dizisi yoktur. Türk Edebiyatı dememek için Türkçe Edebiyat derler. Sanki Dünyaca Edebiyat diyorlarmış gibi. Türk halkı dememek için Türkiye halkı demek gibi bir şey. Türk'süz Türkçe ve Türkiye nemenem bir şeyse artık.
 
Yine Bahçeli ve Çelik'e dönelim. Devlet Bahçeli Hüseyin Çelik’in aksanını kastederek "Akp’nin kapı gıcırtısı ve akordu bozuk sözcüsü" demiş. Hüseyin Çelik de bunun üzerine "ben Bahçeli’nin bugüne kadar hiç ekonomi dediğini duymadım hep ekönömi der" demiş. Şimdi, Bahçeli'ye bütün siyasi hayatı boyunca laf söylenmeyecek bir tek mevzu varsa o da budur herhalde. Hatırlarsınız, daha önce de Bahçeli'nin "püskevit" deyişiyle epeyce alay edilmişti. Fakat Bahçeli'nin gavurca kelimeleri doğru telaffuz edememesinin menfi tarafı nedir? Devlet Bahçeli düzgün gavurca konuşamaz cümlesi neden kınayıcı mahiyette bir cümle oluyormuş?
 
Yoksa Devlet Bahçeli’nin isminin Arapça ve Farsça olduğuna işaret eden Hüseyin Çelik ekonomi kelimesinin Yunanca asıllı olduğunu ve dilimize Fransızcadan geçtiğini bilmiyor muymuş? Biliyorsa eğer Türkçe için Fransızca ve Yunanca  lisanlarının Arapça ve Farsça kabilinden lisanlar olduğunu mu söylemek istiyor? Mesela ekonomi kelimesine Yunanca lugat “ev geçimi” karşılığını veriyor. Devlet ve bahçe kelimeleri de bu minvalde midir? Eğer bu kelimeler Türkçe değil de Arapça ve Farsça iseler rica ediyoruz Hüseyin Çelik bize Türk Dili ve Edebiyatı mezunu biri olarak bu kelimelerin Türkçelerini söylesin. Uzatmadan asıl bombayı da bu kayıkçı kavgasının şakşakçılarının patlattığını söyleyerek bitirelim, eleştiri kelimesinin Türkçe’nin nesi olduğunu da sonra konuşuruz. Haber portalları Çelik’in "Bahçeli hep ekönömi der" deyişinden kalkarak şöyle manşet atmışlar:
 
“Çelik’ten Bahçeli’ye Türkçe eleştirisi”
 
Gökhan Göbel