“Başını Örten Kızlar Felsefe Bilmelidir” İsmet Özel’in Türk Yazısı ile neşrolunan, okunurken hem sağdan hem soldan başlanan kitaplarının beşincisidir.
"Türk istiklâli sözüne bir mânâ atfetmek için başını örten kızların felsefe bildiği günü beklemekten başka çare yok. Varsa ben bilmiyorum. Bu arada gönlümüzü karartmamak için zihnimizi meşgul edecek bir şeyler bulmamız lâzım. Köprülerinin altından çok suların aktığı söylenen, küreselleşmenin hallaç pamuğu gibi attığını sinir gerginliğiyle gözlemlediğimiz yerkürede Türk istiklâline ne kıymet verildiği kimin umurunda? Daha vahim sual: Türklerin istiklâle kavuşması ile Türk gücünün neye yettiği arasında bir münasebet, bir mütekabiliyet olabilir mi? Neyi anlar, hangi yola girer isek Türk milletinin istiklâline kıymet biçmemiz mümkün olabilir? Hayrını ancak onu ahiretin tarlası bilip sürerek geçirirsek göreceğimiz dünya hayatının bütün zamanlar ve bütün mekânlarda hangi illetten mustarip olduğunu, bu illetin isimden mahrum bırakılıp bırakılmadığını fark etmeden mezkûr suallere cevap bulmamız mümkün değil. Olanca sıkıntı temsil eden (Müslüman) ile temsil edilen (İslâm) arasında idrak etmeğe icbar edildiğimiz kaçınılmaz mesafeden doğuyor. Nedir o mesafenin karakteri? İhlâs ve takva aynı şey mi?"
Kitap, TİYO Yayıncılıktan, dernek şubelerimizden ve kitapçılardan temin edilebilebilmektedir.Türkeli'nin Nüfus Kaydı bir ”nüfus cüzdanı“ gibi yeniden neşrolundu.
Hıristiyan takvimine göre 1942 yılında bağımsız kelimesi müstakil kelimesi yerine teklif edilince Refik Halid "Bağımsız denilince göz önüne ipini koparmış yahut henüz ipi takılmış haşarı bir at veya keçi geliyor." demişti.
İstiklal Marşı Derneği'nin hazırladığı ve TİYO’nun "Mecburi Kıraat" adlı yeni serisinin ilk kitabı olan "Ömer Seyfettin - Hikayeler" neşrolundu.
Derneğimizin ve Genel Başkanımız Şair İsmet Özel'in kitapları artık TİYO'dan çıkıyor!
Sınıf Bilinci kafirlerin dayattığı gündemden azade ve Müslümanlığımıza sahip çıkmak meselesini esas sayarak gürültüsüz patırtısız yoluna devam ediyor.
İstiklâl Marşı şairimiz Mehmet Akif’in Safahat’ının yedinci kitabı "Gölgeler" yazıldığı şekliyle yani Türk yazısıyla neşrolundu.