1961 Anayasası’nda yok, 1924 Anayasası’nda yok, 1921 Anayasası’nda yok. Gene yıllarca ben şunu belirttim ki 1982 Anayasası’nda İstiklâl Marşı’nın zikredilmesinin bir tek açıklaması olabilir: İstiklâl Marşı’nda dile getirilen şeylerin mevcudiyetinin ortadan kalkması tehlikesi barizdir. Eğer böyle bir tehlike gündeme gelmemiş olsaydı hiç kimse önceki anayasalarda olduğu gibi İstiklâl Marşı’nı anayasada zikretmeyecekti.
"Ortaya yalınkılıç ne Türkiye'yi ne dünyayı kurtarmak üzere atılıyoruz. Hatta Türkiye'nin başına gelmekte olan felaketin anlaşılabileceği konusunda bile umutlu değiliz.
"Aslına bakarsanız, çok uğraşıp, zora girip didinerek yüksek bir şahsiyeti temsil etme menziline ulaşıldığı söylentisi doğru değildir.
"İstiklal Marşı Türk milletinin tarihten silinişi karşısında bir duruş ve bir ısrardır.
"Türkiye'de insan olmanın, insanın şerefini temsil etmenin bir yolunu bulmamız gerekiyor.
"Ömrünü Türkiye'de tüketen insanlara vebayla kolera arasında tercih şartı getirdiler.
“İstiklâl Marşı’nın Anayasa’dan çıkmasında bir mahzur yok.” diyen herkes Türkiye’nin bir birim olarak, bir ülke olarak varlığından vazgeçmiş demektir.
Türk Milleti, Lâle devrinden itibaren yüzünü batıya çevirdi.” İyi, güzel… Bunu kabul edelim. Peki, bu millet yüzünü batıya çevirmeden önce yüzü nereye bakıyordu?
"Müslüman olmayan Türk olamaz; her Müslüman bir şekilde Türklükle irtibatlıdır.