"Ömrünü Türkiye'de tüketen insanlara vebayla kolera arasında tercih şartı getirdiler. Türkiye'de yaşıyorsan sıhhat yolunda bir tercih yapamıyorsun. Hep vebayı isteyenlerle kolerayı isteyenler aralarında tartışıp duruyor. İstiklâl Marşı Derneği bir sıhhat imkânı olarak doğdu."
İstiklâl Marşı, Türk milletinin tarih sahnesindeki mevcudiyeti hususunda ısrar edişinin belgesidir.
Şu anda da eğer insanlar Müslümanlığını, "yerine başka bir şey konamaz bir değer" ...
Türk Milleti, Lâle devrinden itibaren yüzünü batıya çevirdi.” İyi, güzel… Bunu kabul edelim. Peki, bu millet yüzünü batıya çevirmeden önce yüzü nereye bakıyordu?
Türkiye’nin yaşama şartları bakımından özenilir bir yer haline gelmesi Mekke ve Medine’nin İslâm kültürüne geri dönmesinin başlangıcı olacaktı.
Bizim kendini bilen âlimlerimiz zamanında şunu söylemiştir: “Din esastır, devlet onun fer’i olarak kurulmuştur.”