"İtikadımızı lisanımızda kazanıyoruz. ‘Haydi!’ (‘Hay’ de!) diyoruz mesela? Allah'ın Hay sıfatının seni harekete geçireceğini söylemiş oluyorsun. Müslüman olarak Yaratıcımızla böyle canlı bir bağı koruyor olmamızın kendileri için tehlike doğurduğunu gören insanlar, bu tehlikeyi bertaraf etmek ve bizi kendilerine benzetmek üzere bir faaliyet yaptılar ve müthiş başarılı oldular."
İstiklâl Marşı Derneği, İstiklâl Marşının kabulünü sağlayan meclis ile Lozan’ın kabulünü sağlayan meclisin aynı meclis olmadığını vurguluyor.
"Aklımızın bir başka yerimizde değil de, başımızda olması esastır. Etrafınıza bakın; aklı midesindeki insanlar ciddiye alınmak için deli taklidi yapıyor.
Bizim kendimize mahsus bir hayatımız olması ve dünyada yaşanacak yer olarak Türkiye'nin işaret edilmesine sebep olacak bir donanıma sahip olmamız bizim şuurlu bir şekilde iktisadî bir düzenlemeye başvurmamızla mümkün olacak.
"Bizim 'hak' konusunda kâfirlerin asla sarsamayacağı bir fikrimiz olmalı. 'Hak' hiçbir zaman dünyevî teçhizat değildir.
Türk diye adlandırılan insanlar tarih sahnesine çıktıkları zaman ilk işleri Kâbe’nin güvenliğini temin idi.