İstiklâl Marşı şairimiz Mehmet Akif’in Safahat’ının altıncı kitabı "Asım" yazıldığı şekliyle yani Türk yazısıyla neşrolundu. Bunu Türk şiirinin geleceğinin Türk milletinin ve Türkeli’nin geleceğiyle aynı şey olduğunu bildiğimiz için yapıyoruz. İstiklâl Marşı nasıl Sakarya Meydan Muharebesi sonrasında hemen rafa kaldırıldıysa Cumhuriyetin ilanı akabindeki inkılaplar dolayısıyla Mehmet Akif de bir şair olarak Türk edebiyatında devre dışı bırakıldı. Mehmet Akif “şair” sayılmadı hatta şiirden anlamak Nurullah Ataç tarafından Mehmet Akif’i şair kabul etmeme şartına bağlandı. Ataç’la müşterek bir zeminde olduğunu kabul etmeyen Turgut Uyar da Akif’in şair olmadığını kabul ederek hareket etti. Nazım Hikmet’in Memleketimden İnsan Manzaraları’nda Mehmet Akif’ten büyük şair olarak bahsetmesi ise sansürlendi. Bugün hâlâ ve bilhassa Nazım Hikmet kitapları bu sansüre uğramış şekliyle yayınlanıyor. Mehmet Akif şiir olarak ne yazdı da bu tavra maruz kaldı? Buna Mehmet Akif’in şiirini yazıldığı şekliyle okumak seviyesinde ancak cevap verilebilir. Bu gayeyle Büyük Türk Şairi Mehmet Akif’in Safahat’ını yedi kitap olarak peyderpey neşredeceğiz.
TİYO Yayıncılık'tan, derneğimiz şubelerinden ve kitapçılardan temin edebilirsiniz.
İstiklâl Takviminin 1441 senesine ait yeni nüshası neşrolundu.
TİYO Yayıncılığın on dördüncü kitabı “KIRK HADİS” İsmet Özel’in yaptığı radyo konuşmalarından derlenmiştir.
Fahri Genel Başkanımız Şair İsmet Özel'in altı şiiri poster halinde neşredildi.
Fahri Genel Başkanımız Şair İsmet Özel'in Ramazan Bayramı'nın ikinci günü İstanbul Şubemizdeki bayramlaşma dolayısıyla yaptığı konuşmanın metni. 2 Şevval 1443
Hicreti başlangıç kabul etmek dünyayı Müslim-gayrimüslim olarak ikiye ayırmak, takvim olarak İslam takvimini, saat olarak İslam saatini ve yazı olarak İslam yazısını benimsemek demektir.
"Tarihin Türkçesi" paneli İstanbul'da yapıldı.
Çelimli Çalım Mecmuamızın on ikinci sayısı "ANAMIZ, AVRADIMIZ, YARİMİZ; KADIN MI TÜRK KADINI MI?” manşeti ile çıktı.
İstiklâl Marşı Derneğinin 12. sene-i devriyesi münasebetiyle Nasrullah Camii'nde okunan mevlid-i şerif ve İstiklâl Marşının ardından "Türk Olmak" serlevhalı panelimiz Kastamonu Üniversitesi Ahmet Yesevi Konferans Salonu yapıldı.