Cuma Mektupları kitabının ikinci cildi, 8 Haziran 2001 - 30 Mayıs 2003 tarihleri arasında yayınlanmış Cuma Mektupları’nın beş kitap olarak neşrolunmuş halinin yeni edisyon ve yeni önsöz ile tek ciltte toplanmış halidir. Kitabın arka kapağında şu satırlar yazılı:
Neden İslâmiyet değil de Türklük? Bu hem tarihî şartlar gereği ikisini birbirinden ayırmanın anlamsızlığı yüzünden böyledir, hem de kapitalizm dışında bir hayat tarzı aramanın bizi sevk ettiği yön bakımından böyledir. İslâmiyet’i onun bayraktarlığını yapmadan üstün vasfıyla tanıyamazsınız. Türklük İslâm bayraktarlığından başka bir şeyse onu anmaya değmez. Hâlbuki her anti-Türk tutumun Avrupa medeniyetinin kölesi değilse, müttefiki olmak zorunda kaldığını anlamak zor değil. Her Türk yanlısı tutumun ancak kapitalizmle topyekûn uzlaşmazlığını belirgin kılarak anlam alanında kendine yer bulabildiğini de kolayca fark ediyoruz. Yine de bütün bunlar Türkiye’de Türkiye hesabına casusluk yapmanın zorluğunu ortadan kaldırmıyor. Ağır bir yük. Çetin bir uğraş. Bütün bu söylediklerimi ben söylemek zorunda kalayım istemezdim. İsterdim ki biri çıkıp bütün bunları daha da çoğunu, daha da güzelini bana söylesin.
Kitap dernek şubelerimizden, TİYO Yayıncılıktan ve kitapçılardan temin edilebilir.
İstiklâl Marşı Derneği’nin “Yeni Kana Yasa / Yenik Anayasa” adlı paneli 10 Ekim Cumartesi günü Ankara'da gerçekleştirildi.
İstiklâl Marşı Derneği'nin hazırladığı "Türkçe'den İslam'a Giriş" Serimizin ikinci kitabı "YAZIMIZ" neşroldu.
İstiklâl Marşı Derneği yeni anayasa meselesinde ve tartışmalarında tab’an bir taraftır.
OF NOT BEING A JEW kitabı, vaad edilmiş tüm şiirler ve internet portalımızın "Gün Işığı Şiir Görsün" kısmında neşrolmuş son şiirleri ihtiva eden hitama ermiş özel baskısı TİYO Yayıncılıktan çıktı.
Şanlıurfa şehri Türkiye’nin bir parçası değildir; Türkiye Şanlıurfa’nın büyütülmüş bir hâlidir. Eğer dünyada Türkiye diye bir yer varsa bu, Urfa’nın 780.000 kilometrekareye çıkarılmış/büyütülmüş olmasındandır.
İşinize gelir veya gelmez; ama hakikat bu: Türk olmakla Türk vatanında olmak tarihin akışı marifetiyle özdeş kılındı.
İsmet Özel’in “Başını Örten Kızlar Felsefe Bilmelidir” kitabı Türk Yazısı ile neşrolundu.