Türk vatanının sesini, Türk istiklâlinin sesini dünyaya işittirse günaha mı girer?

Milli Marş ve Radyo

Birkaç sene evvel, limanımıza Amerika'lılarla dolu büyük bir seyyah vapuru gelmişti. Bu vapurun sabık bir İngiliz Amiralı olan kumandanı, İstanbul'un tanınmış simaları için bir danslı müsamere tertip etmişti. Bu eğlencede, ben de bulunmuştum. Müsamereye İngiliz marşı ile başlandı ve İngiliz marşı ile nihayet verildi. Bu, her gece böyle olurmuş. İngiliz gemisindeki Amerika'lı seyyahlar, her akşam dansederken hürmetle İngiliz marşını dinlemek mecburiyetinde kalırlarmış.

Evvelki akşam radyoda Berlin'i buldum. Ateşin bir nutuk! Galiba Hitler söylüyordu. Çünkü ses onun sinemada duyduğum sesine benziyordu. Arkasından büyük bir kalabalık:

Almanya, Almanya, her şeyin fevkinde

Marşını korku ve saygı veren bir heybetle söyledi; o kadar ki tüylerim ürperdi.

Moskova radyosunda mızıka her gece (international) enternasyonal marşını çalar. Arasıra, bu marşı büyük bir muganni heyeti de mızıka ile beraber söyler.

Bir arkadaşımın söylediğine göre Bükreş radyosu Romanya millî marşile, Paris radyosu da (Marseillaise) Marseyyez ile neşriyata başlayıp bitiriyorlarmış.

Bizim de bir millî marşımız vardır ki bunu bilenler - yalnız çalmak için değil, çalındığı zaman tanımak için bilenler - pek azdır. Böyle olduğu halde İstanbul radyosu, her gece Frenkçe:

Bonsoir madames, Bonoanir messieurs teranesite biter.

Ajans haberlerini verirken bir spor kulübümüze bol bol reklam yapmaktan başka millî propaganda sahasında hiç bir işe yaramıyan bu Radyo acaba, her gece millî marşımızı çalsa ve millî marşı herkese öğretse, Türk vatanının sesini, Türk istiklâlinin sesini dünyaya işittirse günaha mı girer?

Abidin Daver, Cumhuriyet, 12.03.1933, s.3

ATATÜRKÇÜ LÂYİKLİK POLİTİKASI

"Bir politika Atatürkçü olmak için neye layik olmalıdır?" sorusundayız.

M. Zeki Cevahircioğlu, Bahaeddin Cebeci - Mehmed Âkif Armağanı

1913 de memuriyetten istifa ettikten sonra Âkif’in mücahedesini hızlandıran gezi olanakları ve 1914 dünya savaşı onun için verimli kaynaklar oldu.

GÜNÜN MEVZULARI : 23 nisan 1920

Dış ve iç düşmanların, elbirliğile yaptıkları çeşid çeşid açık ve gizli suikastlarla...

Ahmet Kabaklı - Röportaj: Celâl Bayar, İstiklâl Marşı'nın kabulünü anlatıyor

Ahmet Kabaklı: Muhterem Efendim bugün size hem oğlunuzun vefatı üzerine başsağlığı dilemeye geldik, hem de lütfederseniz İstiklâl Marşımızın kabulünün 62. ve Âkif'in

İstiklal Marşı... O da bir mesele!

Yine Akif. Birkaç hafta oluyor, Mehmet Akif hakkında düşündüklerimi bu sütunda söylemiştim.

O zaman daha iyisi yazlamamıştı, şimdi hiç yazılamaz

Yeni bir İstiklâl Marşı yazılamaz. Bunun yazılması için, yeni bir İstiklâl Savaşı şartlarına ihtiyaç vardır.

ASİL MİLLETİMİN GİZLİ CEVHERİNE, ONDAKİ İSTİKLÂL AŞKINA İNANIYOR, GÜVENİYORDU AKİF

Merhum büyük Türk ve İslam şairi Mehmet Akif Ersoy’un vefatının 33. yıl dönümü olan 27 Aralık 1969’da muhterem kurucumuz Halide Nusret Zorlutuna’nın Ankara Hukuk Fakültesi konferans salonunda yaptığı konuşmayı, siz değerli okuyucularımıza da duyurmak için aşağıya alıyoruz.