NİÇİN İMSAKİYE DİYORUZ?
İmsak kelimesi tutmak, bir şeyden el çekip zapt-ı nefs etmek manasına gelip oruca başladığımız vakti ifade için bu kelimeyi kullanırız. Peki Ramazan'da ekseriyetle iftara kaç saat kaldığını öğrenmek için baktığımız cetvele niçin iftariye değil de imsakiye diyoruz? 24 saat değil 12 saat esasına dayanan ezanî saate göre zamanı beş vakit okunan ezan belirler. Gün batınca akşam ezanı okunur. Ay görünür hale gelir. Bu yüzden Ramazan ayına girdiğimizi hilali görerek anlarız ve Ramazan'a hilali görerek girdiğimiz için oruç tutmadan önce teravih kılarız. Aya bakarak Ramazan'ın kaçında olduğumuzu biliriz. Hilal tekrar görüldüğü an Ramazan bitmiş Şevval başlamış olur. Bu sebeple Ramazan'ın son iftarından sonra teravih kılmayız.
Ayın görünür hale geldiği gün batımı yani tam akşam ezanının okunduğu vakit ezanî saate göre 12 kabul edilir ve bu sabittir. Uzayan ve kısalan günlere göre geri kalan yahut ileri giden saatler akşam ezanıyla birlikte 12'ye ayarlanır. Yani iftar saati hep 12'dir. Müneccimler ve muvakkitler de padişaha zaten belirli olan iftar saatini değil hesapladıkları imsak saatini sundukları için hazırladıkları cetvele imsakiye denmiştir.
TİYO’nun "Türkçe’den İslâm’a Giriş" serisinin onuncu kitabı "Sınıf Bilinci"nin Kış nüshası neşrolundu.
İstiklâl Marşı Derneği Konya Şubesinin neşrettiği HANYALI KONYA mecmuamızın üçüncü sayısı çıktı.
İstiklâl Marşı Derneği yeni anayasa meselesinde ve tartışmalarında tab’an bir taraftır.
Cuma Mektupları II: Yeni edisyon ve yeni önsöz ile tek ciltte toplandı.
Konya Şubemizin neşrettiği «HANYALI KONYA» mecmuasının yedinci sayısı İsmet Özel’in yazı başlığı olan "İsmet Özel’in Hangi Cehennemde Olduğu Kimsenin Umurunda Değilse Benim Hiç Değil" manşetiyle çıktı.
Çelimli Çalım Mecmuamızın onuncu sayısı "İSLÂM SENİ KORKUTUYOR, DEMEK Kİ KÂFİRSİN" manşetiyle çıkıyor.
Eskiden İstanbul'a senenin ilk karı düşünce o gün matbuattaki İstanbul gazetelerinin birinci sayfasında Cenab Şehabeddin'in Elhan-ı Şıta (1897) şiiri neşredilirmiş.
Bundan ahsen takvim bulamayacaksınız demiştik. İstiklâl Marşı Derneği dokuz sene sonra ilk defa matbu olarak İstiklâl Takvimi neşretmiyor.
TİYO’nun "Türkçe’den İslâm’a Giriş" serisinin onuncu kitabı "Sınıf Bilinci"nin Kış nüshası neşrolundu.
İstiklâl Marşı Derneği Konya Şubesinin neşrettiği HANYALI KONYA mecmuamızın üçüncü sayısı çıktı.
İstiklâl Marşı Derneği yeni anayasa meselesinde ve tartışmalarında tab’an bir taraftır.
Cuma Mektupları II: Yeni edisyon ve yeni önsöz ile tek ciltte toplandı.
Konya Şubemizin neşrettiği «HANYALI KONYA» mecmuasının yedinci sayısı İsmet Özel’in yazı başlığı olan "İsmet Özel’in Hangi Cehennemde Olduğu Kimsenin Umurunda Değilse Benim Hiç Değil" manşetiyle çıktı.
Çelimli Çalım Mecmuamızın onuncu sayısı "İSLÂM SENİ KORKUTUYOR, DEMEK Kİ KÂFİRSİN" manşetiyle çıkıyor.
Eskiden İstanbul'a senenin ilk karı düşünce o gün matbuattaki İstanbul gazetelerinin birinci sayfasında Cenab Şehabeddin'in Elhan-ı Şıta (1897) şiiri neşredilirmiş.
Bundan ahsen takvim bulamayacaksınız demiştik. İstiklâl Marşı Derneği dokuz sene sonra ilk defa matbu olarak İstiklâl Takvimi neşretmiyor.
TİYO’nun "Türkçe’den İslâm’a Giriş" serisinin onuncu kitabı "Sınıf Bilinci"nin Kış nüshası neşrolundu.
İstiklâl Marşı Derneği Konya Şubesinin neşrettiği HANYALI KONYA mecmuamızın üçüncü sayısı çıktı.
İstiklâl Marşı Derneği yeni anayasa meselesinde ve tartışmalarında tab’an bir taraftır.
Cuma Mektupları II: Yeni edisyon ve yeni önsöz ile tek ciltte toplandı.