İstiklâl Harbi’ne kurtuluş savaşı demek isteyenler şöyle bir ilave yapmak istiyorlar. Diyorlar ki, saltanattan, hilafetten kurtulduk. Ama bu İstiklâl Harbi’dir kurtuluş savaşı değildir. Bağımsızlık savaşı da değildir. Çünkü burası Yunanistan, Ermenistan, Gürcistan, Kürdistan, Irak, Suriye değil. Türkiye! Eğer bağımsızlık savaşı olsaydı ancak o ülkeler için bu ismi kullanmak mantıklı olurdu. Türkiye Türkiye’den bağımsızlığını almadı. Böyle bir saçmalık yok. Ama bu saçmalıkları bize, sanki saçmalık değilmiş, üstelik haysiyetli bir şeymiş gibi yutturuyorlar. Bunlara dikkat etmek üzere bu derneğin üyesiyiz.
Biz duamızı “şerrin mâniayla karşılaşması, hayrın önünün açılması” yolunda yapacak keyfiyeti tutturabilirsek ondan sonrasını zaten melekler yapar.
Bizim ilk yapacağımız şey başta kendimiz olmak üzere merkezden muhite gâvurun dişini kıracak bir gıda haline gelmek.
Eğer bir Türk kızı, bir Türk kadını, bir Türk anası yoksa Türk milleti hiç yoktur.
Kapitalizmin bir hasmı varsa bunun adı “Türk düzeni” olarak konabilir; sosyalizm veya komünizm olarak değil.
Bizim hem İstiklâl Marşı Derneği olarak, hem de Türk olarak insanlara göstermemiz gereken şey kulluktan yüksek bir mertebenin olmadığıdır.
Bizim topraklarımız Avrupa’da kapitalizmin, yani feodalizmin bağrında yetişen kapitalizmin doğmasına vesile olan topraklardır.
Biz duamızı “şerrin mâniayla karşılaşması, hayrın önünün açılması” yolunda yapacak keyfiyeti tutturabilirsek ondan sonrasını zaten melekler yapar.
Bizim ilk yapacağımız şey başta kendimiz olmak üzere merkezden muhite gâvurun dişini kıracak bir gıda haline gelmek.
Eğer bir Türk kızı, bir Türk kadını, bir Türk anası yoksa Türk milleti hiç yoktur.
Kapitalizmin bir hasmı varsa bunun adı “Türk düzeni” olarak konabilir; sosyalizm veya komünizm olarak değil.
Bizim hem İstiklâl Marşı Derneği olarak, hem de Türk olarak insanlara göstermemiz gereken şey kulluktan yüksek bir mertebenin olmadığıdır.
Bizim topraklarımız Avrupa’da kapitalizmin, yani feodalizmin bağrında yetişen kapitalizmin doğmasına vesile olan topraklardır.
Biz duamızı “şerrin mâniayla karşılaşması, hayrın önünün açılması” yolunda yapacak keyfiyeti tutturabilirsek ondan sonrasını zaten melekler yapar.
Bizim ilk yapacağımız şey başta kendimiz olmak üzere merkezden muhite gâvurun dişini kıracak bir gıda haline gelmek.
Eğer bir Türk kızı, bir Türk kadını, bir Türk anası yoksa Türk milleti hiç yoktur.