"Dünyadan ahireti göremiyorsanız, müşriklere hak vermeden edemezsiniz. Allah'ın senin için seçtiği, senin dar kafanla seçtiğinin üstündedir. Bunu anlayabildiğin zaman ahiretten bahsedebilirsin. Günümüzde Müslümanlar kâfirler tarafından tanzim edilmiş hayat formlarının kaçınılmazlığını kabullenip bunun içinde bir hayır aramakla meşguller. Bizi terbiye edenin Allah olması lazım, gayrısı değil!"
Bizim hem İstiklâl Marşı Derneği olarak, hem de Türk olarak insanlara göstermemiz gereken şey kulluktan yüksek bir mertebenin olmadığıdır.
"İstiklâl Marşı'nı kendine talimat kabul eden insanlar kâfirlerin Müslümanlar için hazırladıkları tuzaktan beri olurlar.
Eğer Hz.Muhammed (s.a.v) son peygamber olarak gönderilmemiş olsaydı insanlık kıyamete kadar sapıklık içinde kalacaktı.
İslamiyet’in faidesine değil; onun istismar ve suistimaline talibiz cümlesi bariz bir metod olarak asırlardır yürürlüktedir.
"Her şeyin nasıl bir yeri olduğunu anlamamız lazım. İslâm, başından beri bu topraklarda bir itikadî
İstiklâl Marşı Derneği, İstiklâl Marşının kabulünü sağlayan meclis ile Lozan’ın kabulünü sağlayan meclisin aynı meclis olmadığını vurguluyor.
"Türklük Sünnilik ve Hanefiliktir. Sünni olan 'Türklükle alakam yok' diyemiyor.